Soluk Alma: Aşağıdaki şekilde görüldüğü gibi diyafram, soluk aldığımız zaman kasılarak düzleşir ve akciğerlerin tabanını aşağıya doğru çeker. Bu sırada kaburgaların arasında bulunan kaslar kasılarak göğüs kafesinin genişlemesine yardımcı olur. Böylece akciğerler soluk borusundan gelen havayı içine alır.
Nefes alma sıklığımız arttığında kandaki karbondioksit miktarı düşer ancak oksijen miktarı yükselmez. Beynimiz ise kandaki karbondioksit miktarına göre nefes alma kararı verir.
Diyafram gevşediği zaman basınç yükselir ve hava akciğerden dışarı verilir. Kaburgalar arası kaslar soluk alıp vermeye yardımcı olurlar. Soluk alma verme olayı kas kasılmasına bağlıdır.
✔ Soluk alma aktif bir olay olduğundan enerji harcanır . Soluk verme ise, pasif olduğundan sadece kasların gevşemesi sırasında enerji harcanması gerçekleştirilir. ✔ 'i alyuvarlardaki hemoglobin ile %2'si kan plazması ile taşınır.
Soluk verirken; diyafram kası yukarı doğru kubbeleşir, göğüs kafesinin hacmi azalır, iç basınç artar ve karbondioksit dışarı verilir. Soluk alırken; diyafram kası düzleşir, göğüs boşluğunun hacmi artar, iç basınç düşer ve akciğere hava dolar.
Nefes almak vücudun ihtiyacı olan oksijenin alınıp karbondioksidin atıldığı tek işlemdir. Gaz değişimi, akciğer alveolleri ve akciğer kılcal damarlarındaki kan arasında, gazların pasif difüzyonuyla meydana gelir. Kandaki çözünmüş gazlar, kalbin kanı pompalamasıyla dolaşım sistemi yoluyla tüm vücuda yayılır.
Fagositoz . Hücre zarından geçemeyecek kadar büyük katı maddelerin, hücre zarı tarafından yalancı ayak oluşturulduktan sonra organik maddeyi sararak hücrenin içine alınmasıdır. Fagositozda ATP harcanır . ... Geri kalan artık maddeler ekzositoz, aktif taşıma ya da difüzyon ile dışarı verilir.
➡Nefes alıp verilirken enerji harcanmaz. ➡Nefes alıp verme güçsüz bir hareket olduğundan. ➡kaslarımız gevşediği durumda enerji harcanır .
Soluk verirken; diyafram kası yukarı doğru kubbeleşir, göğüs kafesinin hacmi azalır, iç basınç artar ve karbondioksit dışarı verilir. Soluk alırken; diyafram kası düzleşir, göğüs boşluğunun hacmi artar, iç basınç düşer ve akciğere hava dolar.
Burun, dışarıdaki soğuk ve kuru havayı akciğerlere uygun hale getirir. Ağız solunumu ise atmosfer havasının koşullarını değiştirmeden, alınan havanın doğrudan boğaz ve akciğerlere ulaşmasına neden olur.
Ekzositoz , hücre içindeki büyük moleküllerin hücre dışına atılmasını sağlayan taşıma şeklidir. Hücre içindeki moleküllerin sindirlemeyen atıkları, koful içinde hücre zarına getirilip, koful zarı ve hücre zarının birleşmesi yoluyla atılır. Koful zarı, birleşim yerinden açılarak atık maddeleri dışarı atar.
SON YAZILAR
Ankara Malatya uçak bileti kaç lira?
Kozmolojik delil kısaca nedir?
Garanti Mobil bildirim nasıl alınır?
iOS 10.0 nasıl yüklenir?
Bursa'da mazot fiyatları ne kadar?
Bil bakalım ben kimim oyunu nasıl oynanır?
Türk Telekom VoLTE servisi nedir?
Mantar közleme nasıl yapılır?
Mayıs ayı hangi burç ve özellikleri?
Bluetooth Windows 7 de nasıl açılır?