Paranoid bozukluk hastaları için aşırı güvensizlik ve şüphe bu hastalığı en iyi ifade eden iki kelimedir. Paranoyak kişilikleri olan insanlar başkalarına nadiren güvenir ve zararsız yorum ve davranışları kötü niyetli olarak yanlış anlama eğilimindedir.
Paranoya, aşırı endişe veya korkuyla karakterize edilen, sıkça mantıksız kuruntularla bilinen bir rahatsızlıktır. Kelime Yunanca'da, "παράνοια" (paranous) "düpedüz delilik" anlamına gelir (para = dışarıda; nous = akıl, aklını kaçırma) ve terim geçmişte kuruntu, delirme durumlarını ifade etmek için kullanılmıştır.
PARANOYA NEDEN OLUR ? Kesin nedeni bilinmemektedir, ancak muhtemelen biyolojik ve psikolojik faktörlerin bir kombinasyonunu içerir. Şizofreni ve sanrısal bozuklukla yakın akrabaları olan kişilerde daha yaygın olması, iki hastalık arasında (ailede akabilir) genetik bir bağlantı olduğunu göstermektedir.
Paranoya kelimesinin anlamı bir ruh hastalığıdır. Bu hastalık abartı derecede gurur ve kuşku, sanrı, güvensizlik ve bencillik ile belli olan bir hastalıktır. Paranoyak ise paranoya tutulmuş kişiler için kullanılan bir kelimedir.
Paranoid kişilik bozukluğu (PPD), Küme A veya eksantrik kişilik bozuklukları olarak adlandırılan bir grup hastalıktan biridir. Paranoid Kişilik Bozukluğu olan kişilerin temel özelliği paranoya, amansız bir güvensizlik ve şüphe duymak için yeterli sebep olmamasına rağmen başkalarından şüphe duymak.
Halk dilinde paranoyak ne demek ? Belirtileri arasında korku, öfke, abartılı şüphe, aldatılma ve alay edilme korkusu bulunmaktadır. Paranoyak insanlar sanrıları gerçek algıladıklarından tıbbi yardımı kabul etmezler; bu durum tedavi sürecini yavaşlatır ve zorlaştırır.
Tedavi olmak isteyen hastalarda psikoterapi tercih edilir. Terapide genel başa çıkma becerilerini, özellikle güven ve empatiyi artırmanın yanı sıra sosyal etkileşimi, iletişimi ve benlik saygısını geliştirmeye odaklanılır. Paranoid Kişilik Bozukluğu'nun tedavisinde genellikle ilaç kullanılmaz.
Belirtileri arasında korku, öfke, abartılı şüphe, aldatılma ve alay edilme korkusu bulunmaktadır. Paranoyak insanlar sanrıları gerçek algıladıklarından tıbbi yardımı kabul etmezler; bu durum tedavi sürecini yavaşlatır ve zorlaştırır.
Tedavi edilmediği takdirde daha önemli sorunlara ve çeşitli problemlere yol açabilen bu rahatsızlık, aynı zamanda şizofreniye de dönüşebilmektedir. Paranoid Kişilik Bozukluğu şizofreniye dönmemesi için mutlaka uzmandan destek alınması ve tedavi sürecinin başlatılması gerekmektedir.
Paranoid Kişilik Bozukluğu kesinlikle tedavi edilebilir bir hastalıktır. Fakat paranoid kişilik bozukluğunda hastanın iç görüsünü geliştirmek oldukça zordur yani kişinin hasta olduğuna inanması ve kabul edebilmesi gerekmektedir. Bunun için biyolojik kanıt çalışmak çok önemlidir.
Hasta, hasta olduğunu kabul ettikten sonra kullandırılan tedavi metotlarından bazıları; Farmakolojik Tedavi (İlaçlı Tedavi ), Nöromodülasyon, Transmanyetik Uyarım Tedavisi (TMU), Deep TMU, EKT tedavisidir.
Paranoya , başkalarına karşı mantıksız şüphe ve güvensizliğe neden olan bir düşünce sürecidir. Paranoyak düşünceler sanrılar olarak tanımlanır. Sanrı, doğru olduğuna dair kanıt olmasa bile inanmaya devam edilen gerçek dışı düşüncedir. Birçok akıl hastalığında ortaya çıkar ancak en çok psikotik bozukluklarda görülür.
Paranoid kişilik bozukluğu, diğer insanların hareketlerini küçültücü ve tehdit edici olarak algılayan aşırı duyarlılıktır. Organik ve tedavi edilebilir bir beyin hastalığı olarak değerlendirilmektedir.
Paranoid kişilik bozukluğu genel tanımı ile kişinin diğer kişilere aşırı derecede nedensiz ve süreklilik arz eden bir şekilde şüpheci ve güvensiz yaklaşımıdır. Kişinin günlük yaşamını etkiliyorsa, sorumluluklarını engelliyorsa ve sık sık tekrar ediyorsa bu teşhis konabilir.
Paranoid şizofrenide ise bu hastalığı yaşayanlar dengeli gibi görünseler de duygusal sorunlar, konuşmayla ilgili problemler ve katatonik belirtiler neredeyse hiç göstermezler. Ancak klinik olarak incelendiklerinde çoğunlukla paranoya sahibi, yanılgılara sahip, genellikle halüsinasyonlar gören bireylerdir.
Bazı insanlar yoğunluğu ve anlamına göre değişen kalıcı bir delüzyona sahiptir. Bazılarında, bozukluk sadece birkaç ay sürer. Bu rahatsızlığın tedavisi, özellikle sanrı uzun sürerse zorlayıcıdır. Antipsikotik ilaçlar yardımcı olabilir, ancak sanrılar bazen de farmakolojik tedavi ile daha iyi bir hale gelmez.
Paranoya değişik derecelerde kendini gösterebilir. Hafif derecede paranoya yaşayan bir insan, sadece bazı durumlarda, bazı ortamlarda ve bazı kişilerle paranoya yaşayabilir. Böyle durumlarda, çoğunlukla yaşadığının ' paranoya ' olduğunu fark edebilir ve bundan kolayca kurtulabilir.
Anksiyete ve obsesif kompulsif kişilik bozukluğu gibi sıkıntılardan muzdarip hastalar kaygı bozuklukları yaşarlar. Dolayısıyla bu kişiler, kendilerine birçok negatif durumu yakıştırma eğilimindedirler. Lakin yine de obsesif kompulsif bozukluk, panik atak, anksiyete ya da şizofreniye dönüşmez.
Yemekten sonra kaç saat sonra su içilmeli?
Sarıkanat istavrit nedir?
Sil Baştan şarkısını kimler söyledi?
Oyuncu Hazal Kayanın babası kimdir?
1 saat 15 dakika kaç saniye yapar?
Garantiden halka arz hisse nasıl alınır?
Maltepe Carrefour saat kaçta kapanıyor?
AliExpress kargo kaç günde gelir 2020?
Lada Niva sıfır fiyatı ne kadar?
Doğum kontrol hapını bıraktıktan sonra kaç gün sonra adet olunur?